Samsung, Sony’nin eski şöhretini yitirmesiyle onun yerini alan bir marka. Sony’nin şöhretini yitirmesine Samsung mu sebep olmuştur bilemem ama boşluğu çok iyi doldurduğunu söyleyebilirim. Bunu markalaşmaya çok önem vermesine, diğer bazı uzak doğu markalarına göre reklamın değerini daha iyi kavramış olmasına ve özellikle de kalitenin yanında tasarıma da çok önem vermesine borçlu. Bir de buna geniş segmentleri içine alabilen fiyat politikası ve ürün yelpazesini de dahil edince neden güçlü bir marka olduğu daha rahat anlaşılabilir.

Samsung, son zamanlarda -özellikle de akıllı telefon ve tablet pazarında- Apple’i en çok zorlayan marka. Bu kesin. Apple gibi bir markayı sıkıştırabilmesi de ayrıca takdir edilecek bir özellik. Ha bunu çok etik yollardan mı yapıyorlar? Orası tartışılır. Ama iş dünyası bu sonuçta. Her iki marka da birbirinin tabletini yasaklatıyor, patent kavgaları yapıyor ama olsun. Rekabet güzel şey.

Erdil Yaşaroğluİşte bu rekabet sayesinde, bugün Türkiye’de son zamanlarda gördüğüm en iyi lansman projesine imza atıldı.

Galaxy Note, hem özellikleri bakımından hem de ekran büyüklüğü bakımından akıllı telefon ile tablet kırması bir ürün. Her ikisinden de beklediğiniz ne varsa bir üründe toplanmış ve kesinlikle tatmin edici. Yani benzersiz bir ürün. Dolayısıyla kampanyası da benzersiz yapılmalıydı; nitekim öyle de oldu. Hem de tescilli benzersizlik! 🙂

Gelelim projeye.

Amaç, sosyal medyanın da en sevilen karikatüristlerinden olan Erdil Yaşaroğlu’nun Galaxy Note’da çizdiği karikatürünü, Kırıkkale, Pınarhisar’daki 11 bin m2 (2 futbol sahası) büyüklüğündeki arazi üzerine çizerek Dünya’nın En Büyük Karikatürü’nü çizip Guinness Rekorlar Kitabı’na sokmak. Tabii bu arada Galaxy Note’un sınırsız özelliklerini ön plana çıkarmak.

Sebep ise basit. Şimdiye kadar tarlalarımıza garip garip işaretler çizip sürekli bize mesajlar göndermeye çalışan uzaylı ahalisine tokat gibi bir cevap vermek. Kafalarını karıştırmak. “Noluyo lan?” dedirtmek. 🙂

Projenin dijital ayağı da oldukça güçlüydü. Önce Galaksiye Notumuz Var! diye bir mikro site yapıldı. Sosyal medya ayağında da belirlenen “#galaksiyenotumvar” hashtag’i belirlendi ve insanlardan galaksiye göndermek istedikleri notları tweetlemeleri istendi. Ve projenin yayına alınmasından sadece 1 saat sonra bu hashtag, “trending topics” listesine 1 numaradan girdi ve yazıyı yazdığım şu saate kadar listeden hiç düşmedi!

Ayrıca nasıl ki bir video’nun nirvanası insanların o videoyu yeniden kurgulayıp kendi versiyonlarını çekmesiyse; twitter bağlantılı bir projede de bu olay kendini insanların yeniden yazdığı hashtag’ler olarak gösterir. Sol taraftaki fotoda bunu görüyoruz. 🙂

İşin sosyal sorumluluk tarafı da var. “Galaksiye Notumuz Var” mikro sitesinden yapılan her 10 paylaşım için karikatürün çizildiği alana bir ağaç dikilecekmiş. Hedef de 4000 ağaç dikmekmiş. Bu gidişle bu da gerçek olacak gibi.

Projenin vaka çalışmasını da izleyelim, sonra değerlendirmelere geçeceğim:

Sonuç, tek kelimeyle mükemmel! Bana göre Türkiye’de şimdiye kadar yapılmış en iyi lansman projelerinden birisi oldu bu. Dijital bağlantılı olanlardan ise tereddütsüz en iyisi. Projenin bana göre öne çıkan özellikleri; hedef kitleye uygun ve yerinde ünlü kullanımı, dozajında ürün gösterimi, eğlenceli konsept ve hem ürünü hem de projeyi çok iyi yansıtan “Galaksiye Notumuz Var” söylemi. Tabii ki bir Dünya Rekoru da cabası.

Projeyi başarıyla yürüten Cheil Türkiye’de Sosyal Medya Yöneticiliği yapan ve projenin yayılmasında da katkısı olan arkadaşım İsmail Postalcıoğlu‘ndan aldığım bilgilere göre; projede “Neden Türkiye’nin en büyük lansman projesini yapmayalım ki?” sorusuyla yola çıkılmış. E vizyon bu olunca, sonuç da kendini gösteriyor haliyle. Hiç kimseye ” Ne olur şunu paylaş; twit at!” demenize gerek kalmıyor. İnsanlar zaten gönülden paylaşıyor.

Biz BrandTalks olarak işte Türkiye’den böyle işler çıksın diye uğraşıyoruz. Bu yüzdendir kötüye olan alerjimiz ve iyiye olan saygımız.

Bu işi düşünen, planlayan, gerçekleştiren hem ajans, hem de marka tarafındaki herkesin eline, aklına, yüreğine sağlık! Umarım bu iş Cannes gibi yarışmalarda da ödüller alır.

Aşağıda proje yapılırken çekilen fotoğrafları paylaştım. Harcanan emeği ve paylaşılan eğlenceli ortamı çok rahat hissedebilirsiniz. Hemen altında da projenin detayları ve projede emeği geçenlerin isimleri var.

Şimdi benim merak ettiğim, bakalım galaksideki dostlarımız bu hamleye nasıl cevap verecekler? 🙂

Proje hakkında detaylar

  • Hazırlıkların tamamlanması için geçen süre: 24 gün
  • Proje için çalışan kişi sayısı: 68
  • İstanbul-Pınarhisar arasındaki uzaklık: 211 km.
  • İstanbul-Pınarhisar arasında toplam seyahat sayısı: 33
  • Kat edilen toplam mesafe: 14200 km.
  • Çizimin yapıldığı alanın büyüklüğü: 11200 m²
  • Karikatürün kapladığı alan: 11000 m² (10952 m² tam olarak)
  • Toplam çizgi uzunluğu: 3057 m.
  • Toplam çember sayısı: 22
  • Çizim sırasında kullanılan iplerin toplam uzunluğu: 250 m.
  • Çizim alanının iyileştirilmesi için harcanan toprak miktarı: 3000 ton
  • Hafriyat için kullanılan kamyon sayısı: 200
  • Alanın genişletilmesi için kullanılan iş makinesi sayısı: 6
  • Araziye dikilecek olan fidan sayısı: 4000
  • Hazırlıklar sırasında arazide geçirilen toplam süre: 318 saat
  • Çizim sırasında arazide geçirilen süre: 13 saat
  • Kullanılan boya miktarı: 1200 kg.
  • Vinç ile çıkılan yükseklik: 40 m.
  • Uzaktan kumandalı helikopter ile çıkılan yükseklik: 221 m.
  • Helikopter ile çıkılan yükseklik. 840 m.
  • Çekimde kullanılan kamera sayısı: 8
  • Yağmur altında çalışılan toplam süre: 45 saat
  • 0 C° altında çalışılan toplam süre: 124 saat
  • Organizasyon için yapılan toplam telefon görüşmeleri süresi: 800+ saat