Hepimiz, yaş aldıkça, kendimizi yenileme ihtiyacı görüyoruz. Yeni bir tarz, yeni bir görünüm, fazlalıklardan arınma, vücudumuzu arındırma ve yeni bir canlılık kazandırmak istiyoruz. Markaların da, yaş aldıkça, eski söylemlerini yenileme, yeni, canlı bir görünüm kazanmak için detoksa ihtiyaçları var. Marka detoksu nasıl yapılmalı? Nasıl bir yol ve yöntem izlenmeli?

Zaman hızla değişiyor, dijital dönüşüm çağı her yeni gün yeni bir şey yapma ihtiyacı doğuruyor. Bu döngüye ayak uyduramayan markalar ömrünü tamamlıyor ve yok oluyor; ayak uyduranlar ise yeniliği, dönüşümü takip ediyor ve tüm hücreleri ile dönüşüme uyum sağlıyor. Marka yaşam döngüsü, tıpkı canlılar gibi, doğum-büyüme-olgunluk dönemlerinden oluşuyor. Olgunluk döneminin ardından yaşanan doyum sürecinin rehavetine kapılmamak ve doyuma ulaştığın anda yeniden başa dönmek gerekiyor. Yani, yeniden yaratma, yeniden markalaşma ve yeniden canlandırma. Markanızın olgunluk döneminde ve doyma noktasında olduğunuzu nasıl anlayacaksınız? Kendimize aşağıdaki soruları soralım;

1- Markanın üst yönetiminde bulunanlar markanıza yeni bir şey katıyor mu?
2- Marka kimliğiniz, misyon, vizyon ve değerlerini yansıtıyor mu?
3- Ürün ve/veya hizmetleriniz değişti mi?
4- Dağıtım kanallarınız değişti mi?

Yukarıdaki sorulara vereceğiniz her bir hayır cevabı markanızı sorgulamanızı ve yeniden markalaşma ihtiyacınızı size gösterecektir. Pazardaki dinamiklerin değişimi, rakiplerin artması, yeni markaların pazara girişi yine markanızı sorgulayarak harekete geçirmenize ihtiyacınız olduğunu gösterir.

Markanızı harekete geçirirken;

1- Rekabeti gözlemleyerek, misyon, vizyon ve değerlerinizi revize ederek,
2- Hedef kitlenizin davranışlarını, ihtiyaçlarını gözlemleyerek
3- Ürün ve/veya hizmetinizi farklılaştırmak için Ar-Ge yaparak,
4- Marka kimliğinizin görsel iletişimini düzenlemek, logo ve sloganınızı geliştirerek,
5- Dağıtım kanallarınız; geleneksel kanalların yanında online kanalları çalıştırarak,
6- Lansman, etkinlik, halkla ilişkiler faaliyetleri düzenleyerek,

markanızın yeniden doğuşunu sağlayın. Tıpkı, kartalların yeniden doğuş serüveni gibi…